Etkili Bir Sınıf Yönetimi için Öğretmenlerin Uygulaması Gerekenler

Etkili Bir Sınıf Yönetimi için Öğretmenlerin Uygulaması Gerekenler

  • 08.08.2022

Etkili sınıf yönetimi, başarılı bir eğitim ve öğretim sürecinin temelini oluşturuyor. Bu temelin kurulmasında ve öğrenim sürecinin başarıyla tamamlanmasında öğretmenler önemli rol oynuyor. Öğretmen bilgiyi aktarırken sınıf yönetimini de başarılı bir şekilde gerçekleştirdiğinde etkili bir eğitimciye dönüşüyor (1). Bu noktada eğitimcinin yapması gereken hem bilgi akışına devam etmek hem de lideri olduğu sınıfın yönetimini stabil şekilde sürdürülebilir hale getirmek oluyor. 

Siz de yazımızın devamını okuyarak, yeni eğitim-öğretim döneminde etkili sınıf yönetimi yaklaşımlarını sınıfınızda uygulayabilir ve fark yaratabilirsiniz.  

Etkili Sınıf Yönetimi Modelleri

Sınıf yönetiminde geleneksel ve çağdaş yaklaşım olarak iki ana model vardır (2). Geçmiş zamanlarda uygulanan geleneksel sınıf yönetimi modelleri ödül / ceza sistemine dayalı ve katı kuralların olduğu uygulamalardır. Çağdaş eğitim sisteminde ise gelişimsel ve bütünsel sınıf yönetimi yaklaşımları yer alır.

Çağdaş eğitim sistemi sınıf içi kurallarının belirlenmesinde çocukların öğrenim stilini ve gelişimsel düzeylerini dikkate alır. Kuralların esnekliği, çocuğun yaşıyla orantılı olarak azalır. Gelişimsel model tamamen çocuklara odaklı bir yöntemdir; ödev, görev ve konular öğrencinin herhangi bir gelişim özelliği üzerine kurgulanır.

Bütüncül bakış açısında geleneksel ve çağdaş sınıf yönetim sistemleri bir arada kullanılır. Multidisipliner sınıf yönetimi yaklaşımları eğitimci tarafından sınıfın düzeyine, mevcuduna ve öğrencilerin durumlarına göre belirlenebilir. Teorik ve pratiğin bir arada uygulandığı etkili sınıf yönetimiyle müfredatın tamamlanması sağlanırken bilgi akışı doğru şekilde gerçekleştirilmiş olur.

İyi Yönetilen Bir Sınıfta Görülen Özellikler

İyi Yönetilen Bir Sınıfta Görülen Özellikler

Öğretmen tarafından iyi yönetilmekte olan sınıflarda görülen ortak özellikler vardır. Bu tip sınıflarda öğretmenin yönlendirmesine katılım yüksek düzeydedir. Öğrenciler kendisinden beklenenleri çok iyi bilir. Başarıya odaklanmışlardır ve genellikle not ortalamaları yüksektir. Sınıf içinde kaotik ortam oluşmaz. Boş zamanın getirdiği karmaşa gözlenmez. İyi yönetilen sınıflar her zaman düzenlidir. Sınıfın genel iklimi iyidir, öğrenci ve öğretmen arasında sevgi ve saygı zeminli karşılıklı iletişim hüküm sürer. Ders zamanları bittiğinde sınıftan çıkan öğrenciler mutlu ve huzurludur. Ders harici zamanlarda bile öğretmenlerini görmekten memnuniyet duyarlar (3).

Etkili Sınıf Yönetiminde Yapılması Gerekenler

Etkili bir sınıf yönetimi için öncelikle eğitimcinin sınıfın düzeyine uygun şekilde bir yönetim sistematiği belirlemesi önem taşır. Sınıfın düzeyi ve öğrencilerin yaş aralığı yönetimin şeklini belirleyen ilk unsurdur. Sınıf düzeyi için belirlenecek bir genel yönetim planı oluşturmak ve buna göre gelişimsel uygulamalar yapmak önemlidir.

Okul Öncesi Sınıf Yönetimi

Okul Öncesi Sınıf Yönetimi

Okul öncesi sınıflarda çocukların dikkat dağınıklığı ve oyuna eğilimleri fazladır. Aileden gelen eğitimin okul kurallarıyla birleştirilmesi için katılımcı ve gelişimci bir uygulamanın benimsenmesi gerekir. Okul öncesinde sınıf yönetimi için yapılması gerekenler şöyle maddelenebilir (4):

  • Sınıf düzeninin oluşturulması: Sınıf içinde ayrı kuralları olan çeşitli bölgelerin belirlenmesi, çocukların kaotik bir ortam oluşturmasını engeller.
  • Esnek programlar hazırlanması: Esnetilebilir ders programları çocuklar ve eğitimci için kolaylıklar sağlar. Günlük ders işleme sistemi, çocukların ilgisine göre revize edilir.
  • Tutarlılık: Çocukların okula geldiklerinde ne yapacaklarını biliyor olması onları rahatlatır. Günlük rutinleri içeren temsili resimleri panoya yapıştırmak çocukların bilgi sahibi olmasını sağlar.
  • Aktivite dengesinin sağlanması: Çocukların enerjik ve durgun oldukları zamanlara uygun dersler hazırlamak, odaklanmalarını kolaylaştırır ve derse ilgilerini artırır.
  • Bütünsel eğitim ortamları hazırlamak: Aktivite ve derslerde çocukların birden fazla gelişim alanına hitap eden, farklı bireysel öğrenme merkezlerini içeren sınıflar öğrenmeyi kolaylaştırır.

İlkokul Sınıf Yönetimi

İlkokul dönemi çocuğun nasıl öğrenci olunacağını da öğrendiği zamandır. Bu dönem öğretmenin sorumluluk ve yükümlülüğünün en fazla olduğu süreçtir (5). İlkokulda sınıf yönetimiyle ilgili dikkat edilmesi gerekenler şu şekilde sıralanabilir:

  • Eğitimci öğrencinin rahat etmesini sağlamak, onları derse karşı motive etmek ve öğrenmeyi kolaylaştırmak için ışık ve oturma sırası öncelikli fiziksel bir düzen sağlamalıdır.
  • Öğretmen, eğitim vereceği bölgedeki sosyokültürel yapıyı ve yerel değerleri iyi bilmelidir.
  • Eğitimci öğrenciyle iletişim kurarken onu iyi tanımalı, gerekli sevgi ve saygıyı hissettirmelidir.
  • Sınıf içi kurallar öğrenciye anlatılmalı ve kurala uymayanlar ile ilgili karar alınırken tüm sınıfın görüşü sorulmalıdır.
  • Sınıf ve okul kurallarının çok yönlü düşünülmüş ve tüm katılımcıların görüşleri değerlendirilerek belirlenmiş olması önem taşır (6).
  • Öğretmen derse girdiği sınıfların hepsinde aynı sevgi ve samimiyeti göstermelidir.
  • İlgisini ve odağını kaybetmiş öğrencilere çeşitli sorumluluklar verilerek sınıfa dahil olmaları sağlanmalıdır.

Ortaokul Sınıf Yönetimi

Ortaokul Sınıf Yönetimi

Ortaokul dönemi öğrencinin olgunlaşmaya başladığı bir süreçtir. Dolayısıyla sınıf yönetiminde öğretmene düşen ağırlık ilkokula göre daha azdır. Öğrenciler sınıfın düzenini bozmak istemez, öğretmeni hoşnut etmeye çalışır. Bu süreçte öğretmenin sınıf yönetimini sağlamak için uygulaması gereken başlıca kurallar şöyledir (7):

  • Sınıf kuralları önceden belirlenmeli ve öğrenciye öğretilmelidir. Böylelikle öğrenci tavrının sorumluluğunu bilir ve kendini değerli hisseder.
  • Sınıf kurallarına uyumda öğrencinin otokontrolü takip edilmelidir. Bu takip, öğrencinin arkadaşlarını da kurallar konusunda uyarmasını sağlar.
  • Sınıf içi alınan kararlarda öğrenci de katılımcı olmalıdır. Çocuk birey olmayı öğrenirken sınıfını da sahiplenmek için motive olur.
  • Sınıfta demokratik bir ortam yaratılması değer bilincini artırır.
  • Öğretmenin derse planlı girmesi öğrencilerin tüm sorularının yanıtlanabilmesi anlamına gelir.
  • Öğretmen dersi anlatırken bireysel yöntem ve teknikler kullanmalıdır. Böylelikle öğrenciyi sürekli canlı ve aktif tutarken bireysel yöntemler her çocukta farklı ve olumlu bir etki bırakabilir.
  • Öğretmen iletişimde öğrencinin yaşını, cinsiyetini, eğitim - kültür düzeyini ve sosyal çevresini dikkate almalıdır. Öğretmen sınıfın bir parçası olduğunda kullandığı jest ve mimikler öğrencileri olumlu etkiler.
  • Öğretmenin sınıfta zaman yönetimi konusunda verimli davranması ve sadece kendisine belirlenen süreyi kullanması öğrencinin derse katılımcı ve bağlı olmasına katkı sağlar.
  • Öğretmen, öğrencisine karşı sınıfta rol model olmalıdır. Böylelikle sınıf içinde karşılıklı güvene dayalı bir tutum sergilenir. Bu da istenmeyen öğrenci davranışlarını engeller.
  • Öğretmenin kendi duygusal durumunu sınıfın dışında bırakması, kişilik özelliklerinin öğrenciler tarafından örnek alınmasını sağlar.
  • Öğretmenin katı kuralları doğrudan uygulamak yerine olumlu davranışları pekiştirme yönünde inisiyatif alması öğrencilerde değer bilincini artıran önemli bir etmendir.
  • Ortaöğretim düzeyindeki öğrencilerin akıcı sınıf uygulamalarıyla dikkatini toplaması sağlanır. Sınıf uygulamalarının akıcı olması disiplinin korunması açısından da önem taşır.
  • Konudan konuya geçişlerde boşluk bırakılmaması ve birbirine bağlantılı etkinlikler, bilgiler arasındaki ilişkinin öğrenci tarafından algılanmasını sağlar.
  • Öğretmen istenmeyen davranışlara karşı cezalandırma metodunu kullanırken öğrencinin bireysel durumunu ve öğrenme güçlüğü çekip çekmediği gibi faktörleri bilmelidir.
  • Öğrencinin, kurallara uymaması hâlinde hangi durumlarla karşılaşacağını bilmesi disiplin açısından önem taşır.
  • Öğrencinin duygusal durumu, öğrenme paternleri ve sosyolojik kimliği konusunda bilgisi olan öğretmen onunla çok daha iyi bir iletişim kurarak duygu ve düşünce dünyasına hitap edebilir (8). 

Lise Sınıf Yönetimi

Lise sınıf yönetimi ilk ve ortaokul düzeylerinden daha farklıdır. Lise yıllarında öğrenciler kim olduklarını anlamaya ve davranışlarını geliştirmeye başlar. Yönetim ve odaklanma sorunları azalır ve sosyalleşmeleri artar. Dolayısıyla sınıf içinde sosyal hiyerarşide kendilerine bulmak istedikleri yer konusunda daha kararlı olurlar. Öğrenciler 20'li yaşlara gelirken ebeveynlerinden ve yetişkinlerden daha az, arkadaşlarından fazla etkilenmeye başlar. Lise öğretmenlerinin sınıf yönetimi ile ilgili olarak yapması gerekenler şöyledir:

  • Öğretmen, öğrencileri ve sınıfıyla ilgili olabildiğince çok bilgi toplamalıdır.
  • Derse geç gelme, devamsızlıkla ilgili tartışmaya açık olmayan kuralları öğrencilere duyurmalıdır.
  • Genel ve mazeret nedeniyle geç yapılan sınavlar, ev ödevleri ve projelerle ilgili tüm kuralları öğrenci okulun ilk gününden itibaren bilmelidir.
  • Öğrenci, sınıf düzeyi ve müfredatla ilgili kendisinden beklenen sorumluluklarını bilmelidir.
  • Sınıf içi standart davranışlar ve öğretmenin görevleri hem öğrenciye hem veliye duyurulmalıdır.
  • Lise öğrencisi belirlenmiş bir hedef ve amaç doğrultusunda yönlendirilmesiyle motive olur. Dolayısıyla öğretmenlerin bu hedefleri belirlemesi önemlidir.
  • Sınıf içinde yapılacak etkinliklerin dayanışmacı bir ruh taşıması gerekir. Etkinliklerin tamamı istenen bilgilerin ve davranışların kazandırılması amaçlı olmalı ve öğrencilerin takım oluşturabilmesi motivasyonuyla gerçekleştirilmelidir.
  • Özellikle liselerde kalabalık sınıflarda sınıf yönetimi öğrencilerin ergenliğe geçiş dönemi olduğu için oldukça güç olabilir. Bu nedenle karşılıklı sevgi ve saygı önem taşır.
  • Öğrencilerin eğitimciyle sağlıklı bir iletişim kurması için kendi aralarında da konuşmaları gerekmektedir. Bu nedenle öğretmen sınıfta öğrencilerin de konuşabileceği etkili bir iletişim ortamı yaratmalıdır.
  • Öğretmen tepkilerinde olumsuz davranışlar sergilerse öğrenciler de sinirli ve uyumsuz bir hâle gelir. Bu nedenle öğrencinin meşgul edilmesi ve aktivitelere katılımının sağlanması gerekir.
  • Sınıfın, öğrencilerin gruplar hâlinde öğrenmelerini sağlayacak ortamlarla yönetilmesi önem taşır.
  • Öğrencilerin istenmeyen tavırlar sergilemesi durumunda davranışsal yöntemler kullanılması gerekir.
  • Öğrencilerin bireysel farklılıkları olduğu unutulmamalı, bu nedenle ihtiyaçları dikkate alınmalıdır.
  • Öğretmen öğrencilerin neleri hatırlayabildiğini anlamalı, problemleri çözmelidir. Öğrencilerin birbirinden öğrenmelerini sağlayabilmeli ve böylelikle sınıfı kontrol altına almalıdır.
  • Eğitimci, düşük başarı düzeyi olan öğrenciler için daha fazla etkileşim ortamı oluşturmalıdır.
  • Öğrenciler kendisine anlatılan bir konuyu hazır bulunuşluluk, motivasyon, zihinsel koordinasyon ve duygusal durumlarına göre algılayabilir. Öğretmenin tüm bu kritik noktalarda bilgi sahibi olması önem taşır.
  • Öğretmenin görünümü, okul içindeki ilişkileri, genel kültürü, eğitim verdiği konu hakkındaki bilgisi, bilimsel davranışlara karşı tutarlı tepkiler vermesi gibi konular öğrenim düzeyini etkileyen unsurlar arasında yer alır.
  • Eğitimcinin öğrenciyi güdüleme ve pekiştirme yeteneği her bir öğrencinin verilen bilgiyi farklı düzeylerde algılamasını sağlayacaktır.
  • Öğretmenin öğrencilerinin başarı geri dönüşlerini bilmesi, onlara karşı bireysel yaklaşımlarla bilgiyi detaylandırıp tekrar etme alanı tanıyacaktır.
  • Ders araç ve gereçleri öğrencilerin hepsini farklı düzeylerde etkiler. Bu durum her öğrencide öğrenme nitelik ve niceliğinde farklılaşmalara yol açar. Öğretmen bunun bilincinde olarak bireysel yaklaşımlarda bulunarak bilgi verme yolunu seçebilmelidir.
  • Dersin gidişi içinde sorulan sorulara öğretmen anlık olarak yanıtlar verebilmelidir. Soruyu ertelemek veya unutmak öğrencinin güvenini sarsabilir ve onu bir bilinmezlik içine sokabilir.
  • Öğrencilerin birbiriyle yarıştırılması motive olmalarını sağlayamayabilir. Onlara belirli zorluklarda güdülenme araçları sağlayarak sınıfın eğitim düzeyinin aynı seviyeye çekilmesini sağlamak mümkündür.
  • Sınıf ortamını öğrencilerin kendine güvenlerini ortaya çıkaracak ve başarma ihtiyaçlarını pekiştirecek şekilde oluşturmak gerekir.
  • Öğretmen öğrencilerine etkinlik hazırlarken sınıf düzeyini dikkate almalı ve bu aktivitelerin onlara göre sıkıcı olmamasına dikkat etmelidir. İlginç etkinlikler yarıda kesilmemeli, öğrenciler henüz onlara öğretilmemiş konularda sınava sokulmamalı, anlama kapasitelerinin üzerinde herhangi bir yarışmaya tabi tutulmamalıdır.
  • Eğitimci sınıf içi disiplin uygulamalarında ceza vermek yerine proaktif yaklaşımlar benimsenmeli, sorunları iş birliği içinde çözmeye gayret etmelidir (9).

Tüm bu bilgilerin yanı sıra öğretmenlerin insanların öğrendiklerini tamamen veya kısmen unutabileceğini bilmesi, öğrenilenden farklı sonuçlar çıkartabilme ihtimalinin olduğunu unutmaması da çok önemlidir. Her öğrencinin fiziksel ve zihinsel performansı farklıdır ve bireysel olarak değerlendirildiklerinde içlerindeki cevheri ortaya çıkarmak çok daha kolaylaşır. Her öğrencinin içinde bir cevher vardır, bunu nasıl gün yüzüne çıkarılacağını öğrenmeleri için de tüm sınıf düzeylerinde etkili ve fark yaratan eğitimcilere ihtiyaçları vardır. Etkili bir sınıf yönetimi uygulamaları ancak teorik bilgilerin pekiştirilmesiyle ve öğretmenlerin yeteneği sayesinde mümkün olabilir.

Kaynaklar:

https://dhgm.meb.gov.tr/yayimlar/dergiler    (1)

https://sites.google.com/view/sinif-yonetimi/ana-sayfa/  (2)

https://acikerisim.iku.edu.tr  (sf 7)   (3)

https://www.tzv.org.tr/#/haber  (4)

http://acikerisim.comu.edu.tr  (sf 16)  (5)

https://dhgm.meb.gov.tr/yayimlar/dergiler  (öneriler)   (6)

http://acikerisim.comu.edu.tr  (sf 16)  (7)

https://dergipark.org.tr/tr    (8)

https://acikerisim.iku.edu.tr    (9)

Benzer İçerikler