Bloom Taksonomisi, eğitimin çeşitli seviyelerini ve bu seviyelerde kazanılması gereken öğrenme hedeflerini tanımlayan bir çerçevedir. Eğitimde öğretmenlerin ve öğrencilerin başarıya ulaşmasını kolaylaştıran sistematik bir yaklaşım sunar. Bu yaklaşım, öğrencilerin bilgiyi anlamaktan analiz etmeye, değerlendirmeye ve yaratıcı düşünmeye kadar farklı düzeylerde öğrenmelerine yardımcı olur. Bu yazımızda Bloom Taksonomisi'nin ne olduğunu, tarihsel gelişimini, basamaklarını, yenilenmiş halini ve eğitimdeki uygulamalarını inceleyeceğiz. Ayrıca bu yaklaşımın öğrenci başarıları üzerindeki etkilerini ve çeşitli örnek kullanım alanlarını ele alacağız.
İçindekiler
Bloom Taksonomisi Nedir?
Bloom Taksonomisi, Benjamin Bloom ve arkadaşları tarafından 1956'da geliştirilen bir eğitim modeli ve sınıflandırma sistemidir. Bu taksonomi, öğrenme hedeflerini hiyerarşik bir yapı içinde düzenler ve altı basamaktan oluşur: Bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme. Bu basamaklar, öğrenmenin kademeli olarak nasıl gerçekleştiğini ve öğrencilerin konuları daha derinlemesine nasıl anlayabileceğini gösterir. Yaklaşım, eğitimde öğretmenlerin ders planlarını ve değerlendirme süreçlerini daha etkili bir şekilde düzenlemelerine yardımcı olur.
Bloom Taksonomisi Tarihsel Gelişimi
Bloom Taksonomisi, 1956 yılında Benjamin Bloom ve meslektaşları tarafından geliştirildi. İlk olarak bilişsel alan üzerine odaklanan bu taksonomi, daha sonra duyuşsal ve psikomotor alanları da kapsayacak şekilde genişletildi. Bilişsel alan, bilgi ve düşünme becerilerini içerirken; duyuşsal alan, duygusal ve tutumsal öğrenmeyi; psikomotor alan ise fiziksel becerileri kapsar. 1990'larda, Lorin Anderson ve David Krathwohl liderliğindeki bir grup eğitimci, yaklaşımı güncelleyerek modern eğitim ihtiyaçlarına uygun hale getirdi. Bu yenilenmiş taksonomi, eğitimde daha etkili stratejiler geliştirilmesine yardımcı oldu.
Bloom Taksonomisi Basamakları
Orijinal Bloom Taksonomisi altı basamaktan oluşur: Bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme. Bilgi basamağı, temel bilgilerin hatırlanmasını ve tanınmasını içerir. Kavrama, bilgiyi anlama ve yorumlama yeteneğini kapsar. Uygulama, öğrenilen bilgilerin pratikte kullanılmasını ifade eder. Analiz, bilgileri parçalara ayırarak ilişkilerini anlamayı sağlar. Sentez, bilgileri yeni ve özgün bir şekilde birleştirmeyi ifade ederken; değerlendirme, bilgi ve fikirlerin değerini yargılamayı içerir. Her bir basamak, öğrencilerin öğrenme sürecinde farklı seviyelerde ilerlemelerini ve derinlemesine anlamalarını sağlar.
Yenilenmiş Bloom Taksonomisi: Yenilikler ve Eklemeler
1990'larda, Lorin Anderson ve David Krathwohl liderliğinde yenilenen Bloom Taksonomisi, orijinal basamaklara bazı değişiklikler ve eklemeler getirdi. Bu yenilikler, eğitim hedeflerini daha doğru bir şekilde tanımlamayı ve öğrenme sürecini daha etkili hale getirmeyi amaçladı. Örneğin; orijinal taksonomideki "Sentez" basamağı "Yaratma" olarak değiştirildi ve bu basamak en üst seviyeye yerleştirildi. Ayrıca basamaklar daha dinamik bir şekilde düzenlenerek öğrencilerin öğrenme sürecindeki aktif rolü vurgulandı. Yenilenmiş Bloom Taksonomisi, eğitimcilerin öğrencilerin yaratıcı ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirmelerine daha fazla odaklanmalarını sağlar.
Yeni Bloom Taksonomisi Basamakları ve Özellikleri
Yenilenmiş Bloom Taksonomisi altı basamaktan oluşur: Hatırlama, anlama, uygulama, analiz etme, değerlendirme ve yaratma. Hatırlama, temel bilgilerin hatırlanmasını ve tanınmasını içerir. Anlama, bilgiyi yorumlama ve açıklama yeteneğini kapsar. Uygulama, öğrenilen bilgilerin pratikte kullanılmasını ifade eder. Analiz etme, bilgileri parçalara ayırarak ilişkilerini anlamayı sağlar. Değerlendirme, bilgi ve fikirlerin değerini yargılamayı içerir. Yaratma ise bilgileri yeni ve özgün bir şekilde birleştirmeyi ifade eder. Bu basamaklar, öğrencilerin öğrenme süreçlerini daha etkili bir şekilde yönetmelerini ve derinlemesine anlamalarını sağlar.
Eğitimde Bloom Taksonomisi Uygulamaları
Yaklaşım, eğitimde çeşitli şekillerde uygulanabilir. Öğretmenler, ders planlarını ve öğrenme hedeflerini belirlerken bu taksonomiyi kullanarak öğrencilerin farklı öğrenme seviyelerinde başarılı olmalarını sağlayabilirler. Ayrıca bu yaklaşım, sınav ve değerlendirme sorularının hazırlanmasında da etkili bir rehber olarak kullanılabilir. Bu taksonomi, öğrencilerin kritik düşünme ve problem çözme yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olur. Eğitimciler, Bloom Taksonomisi'ni kullanarak öğrencilerin akademik başarılarını artırabilir ve onların öğrenme süreçlerini daha etkin bir şekilde yönetebilirler.
Bloom Taksonomisi Örnek Kullanımlar
1. Öğretmenler için Pratik Örnekler
Öğretmenler, bu taksonomiyi kullanarak ders planları oluşturabilir ve öğrencilerin öğrenme hedeflerine ulaşmalarını sağlayabilirler. Örneğin; bir tarih dersinde bilgi basamağında öğrencilerden önemli tarihleri ezberlemeleri istenirken, analiz basamağında bu tarihlerin tarihsel olaylarla ilişkisini açıklamaları istenebilir. Bu yaklaşım, öğrencilerin daha derinlemesine öğrenmelerine ve konuları daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Öğretmenler, derslerini bu şekilde planlayarak öğrencilerin öğrenme süreçlerine daha etkin bir şekilde katkıda bulunabilirler.
2. Soru Hazırlamada Kullanımı
Yaklaşım, sınav ve değerlendirme sorularının hazırlanmasında da önemli bir rol oynar. Öğretmenler, farklı basamaklara uygun sorular hazırlayarak öğrencilerin çeşitli öğrenme seviyelerinde değerlendirilmesini sağlayabilirler. Örneğin; kavrama basamağında "Bu olayın sonuçlarını açıklayın" gibi sorular sorulabilirken, yaratma basamağında "Bu bilgiyi kullanarak yeni bir proje geliştirin" gibi sorular sorulabilir. Bu yöntem, öğrencilerin hem bilgi düzeylerini hem de yaratıcı düşünme becerilerini ölçer. Öğretmenler, bu şekilde hazırladıkları sorularla öğrencilerin öğrenme süreçlerine daha derinlemesine katkıda bulunabilirler.
Taksonominin Öğrenci Başarıları Üzerindeki Etkisi
1. Kritik Düşünme
Bloom Taksonomisi, öğrencilerin kritik düşünme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Öğrenciler, bilgileri sadece ezberlemekle kalmaz aynı zamanda bu bilgileri analiz eder, değerlendirir ve yaratıcı çözümler üretir. Bu süreç, öğrencilerin konuları daha derinlemesine anlamalarını sağlar ve onların akademik başarılarını artırır. Kritik düşünme, öğrencilerin problem çözme yeteneklerini de geliştirir ve onları gelecekteki akademik ve profesyonel yaşamlarında başarılı kılar. Eğitimciler, bu yaklaşımı kullanarak öğrencilerin kritik düşünme becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunabilirler.
2. Yaratıcılık ve Problem Çözme Yetkinlikleri
Bloom Taksonomisi, öğrencilerin yaratıcılık ve problem çözme yetkinliklerini geliştirmelerine de katkıda bulunur. Yaratma basamağı, öğrencilerin özgün fikirler geliştirmelerini ve bu fikirleri uygulamaya geçirmelerini teşvik eder. Öğrenciler, bilgileri sentezleyerek yeni projeler ve çözümler üretirler. Bu süreç, onların yaratıcı düşünme becerilerini güçlendirir ve problem çözme yeteneklerini artırır. Yaklaşım, öğrencilerin sadece bilgiye dayalı değil aynı zamanda yaratıcı ve yenilikçi düşünmelerine olanak tanır. Eğitimciler, bu yöntemle öğrencilerin öğrenme süreçlerine daha etkin bir şekilde katkıda bulunabilirler.