Pablo Picasso'nun Hayatı ve Eserleri

İçindekiler

Picasso'nun Hayatı

Picasso'nun hayatı, 25 Ekim 1881'de İspanya'nın Malaga kentinde başlar. Annesi Doña Maria Picasso Lopez, babası ise, resim öğretmeni ve aynı zamanda ressam olan Don José Ruiz Blasco'dur.

Babası çocuk yaşlarda kendisine resim çizmeyi öğretmeye başlar ve Picasso 13 yaşına geldiğinde resim alanındaki beceri seviyesi babasınınkini aşar. Picasso genç yaşına rağmen sıra dışı bir yetenek sergiler. 1895 yılında ailesiyle birlikte İspanya'nın en prestijli güzel sanatlar okulunda okumak için Barcelona şehrine taşınır. Okul, Picasso'nun yaşından büyük öğrencileri kabul etse de, giriş sınavı başarısının sıra dışılığı karşısında kendisine bir istisna yapılır ve okula kabul edilir. Picasso, okulun formalite ve kurallarından bunalarak Barselona caddelerinde gezerek manzaraları çizebilmek için derslerine girmemeye başlar.

1897 yılında ise Picasso, Madrid'e giderek San Fernando Kraliyet Akademisine katılır. Bu okulun da klasik konuları ele almasından dolayı bir kez daha hayal kırıklığına uğrar. 1899'da Barselona'ya geri dönen Pablo Picasso, yeni tanıştığı sanatçı grubunun da etkisiyle eğitim aldığı klasik yöntemlerden kesin bir kopuş yaşayarak ömür boyu sürecek bir yenilik sürecine girer.

Picasso'nun dört çocuğu bulunur. İki kez evlenen ressamın ilk eşi, Olga Khokhlova adında bir balerindir. İkinci eşi ise Jacqueline Roque'dir.

Picasso, eşi Jacqueline ve arkadaşlarıyla kendi evlerinde düzenledikleri akşam yemeği sırasında kalp krizi geçirir. Ressam, geçirdiği kalp krizinden sonra 8 Nisan 1973’te 91 yaşındayken Fransa'nın Mougins kentinde vefat eder.

Pablo Picasso Eserleri

Mavi Dönem
1901 ile 1904 yılları arasında resimlerinde mavi baskın renk olarak görülür. Picasso'nun bu dönemdeki en bilinen tabloları arasında ''Mavi Çıplak'' ve ''Yaşlı Gitarist'' eserleri yer alır. Picasso, yakın arkadaşı Carlos Casagemas'ın ölümü üzerine kendisini yalnız ve depresyonda hisseder ve bu süreçte neredeyse sadece mavi ve yeşilin tonlarından oluşan resimler çizer. Resimlerinde izolasyon ve ıstırap sahneleri dikkat çeker.

Gül Dönemi
1905 yılında kendini toparlayarak Paris'e taşınan Picasso, çalışmalarına bu ruh değişikliğini yansıtır. Ünlü ressam bu dönemde bejler, pembeler ve kırmızılar dâhil olmak üzere daha sıcak renkleri kullanır. Saltimbanques ailesi, Gertrude Stein ve iki çıplak bu dönemdeki en ünlü resimleri arasında sayılabilir.

Kübizm
Picasso'nun ressam arkadaşı Georges Braque ile öncülük ettiği bu sanatsal stil, aynı zamanda hem yıkıcı hem de yaratıcı oluşuyla dikkat çeker. Kübizmde parçalara ayrılan nesneler yaratıcı bir biçimde yeniden bir araya getirilir.

Pablo Picasso'nun 1907 yılında yaptığı Les Demoiselles d'Avignon yani Avignonlu Kızlar bugün Kübizm'in öncüsü ve ilham kaynağı olarak kabul edilir. Keskin geometrik çizimlere sahip eserde beş kadın bulunur. Diğer kübist eserleri arasında üç kadın, mandolinli kız, masada ekmek ve meyve tabağı yer alır.

Gernica
Bu tablosu, Picasso'nun en büyük tablolarından biri olarak kabul edilir. Resimde Kübizminin sanatsal bir tezahürü olarak bilinen sürrealizm etkisi bulunur. Adını 1937'de bombalanan Bask kasabasından alan eserdeki çizimler, savaşı, askerleri ve kadın kurbanları temsil eder. Tek renkli kompozisyonundaki ifade kalitesi son derece dikkat çeker.

Picasso, eserlerinde istediği etkiyi yakalayabilmek için uygun biçim ve teknikleri nesnel olarak değerlendirir. "Farklı temalar kaçınılmaz olarak farklı anlatım yöntemlerini gerektirir. Bu ne evrim ne de ilerleme anlamına gelmez, kişinin ifade etmek istediği fikri ve onu ifade etme şeklini takip etmesi meselesidir" diyen Picasso, tarz çeşitliliğine olan tutkusunu bu sözleriyle vurgular.